Mustafa Onat's items Go to Must.'s photostream

30 Kasım 2011 Çarşamba

Of-is

En az altı ayda bitirilebilecek projeyi iki ayda tamamlamaya çalışıyoruz. Çünkü -amiyane tabirle- psikopatız. Daha efendi ve kurumsal bir tabirle, zamanı iyi yönetemiyoruz. Hangisini kabul ederseniz.. (Bu arada; zaman yönetimi kavramı, fazla iddialı ve ütopik değil mi?) Yaz boyunca saz çalıp eğlenen ağustos böceğinin, kışa doğru düştüğü telaşlı duruma yakın halimiz. Olan, etrafımızda didinip duran, az sayıdaki çalışkan karıncalara oluyor.

Kişisel işlerimi ertelemek konusunda yüksek ihtisas yapmış olmam, şirketin aynı tavrını sorgulamama engel değil. İlk anda olmasa bile, işlerimi yapıyorum ben ve muhtelif gecikmelerden kimse olumsuz etkilenmiyor. İş yerinde ise her ertelemeden ve zamanı düzgün planlayamamaktan olumsuz etkilenen çok sayıda çalışan ve başka faktörler var. Birbirini etkileyen bu faktörler bir araya gelmiş, ortak bir sonuca ulaşmaya çalışıyoruz.

Farklı departmanlarda çalışıp birbiriyle iş ilişkisi olmayan ya da aynı departmanda çalışıp birbiriyle sadece iş ilişkisi olan insanlar geçici bir süre, belli konularda birlikte çalışmak zorunda. Ofiste birbirine selam bile vermeyenler, toplantılarda yerli yersiz esprilerle sıkıcı ortama (ya da kendilerine) şirinlik katmaya çalışıyor. Zoraki gülümsemeler, ilgiliymiş gibi görünen ama konuyla ilgisiz, saçma sorular soran çok bilmişler ve onların kendini pazarlama girişimleri.. Toplantıların en tanıdık ritüelleri zaten bunlar. Bir de kurabiyeler.. Bir iş toplantısında, çayın yanında atıştırmalık bir şeyler yoksa, o toplantı teknik olarak eksiktir ve verimli olması beklenmemelidir. Sanırım etkili bir son oldu bu.

7 yorum:

  1. Ben de çalışıyorum misal ki neden çalışmak için sabahın köründe uyanmak zorunda olduğumu hala çöze bilmiş değilim sence de mantıksız değil mi ? Neyse konumuz bu değil..

    Ben de çalıştığım iş yerinde konum olarak bütün departmanlarla mecburi bir ortak noktayım yani nerden baksan işinin hallolması için herkesin bir şekilde müracat edeceği nokta .Bu yüzden yüzümde hep saçma bir tebessüm ki ben gülmeyi pek sevmem konumuz buda değil

    Asıl konu bizim toplantılarda hiç pasta dağıtılmıyor olması şuan gerçekten çok mutsuzum çünkü her sabah ve her Pazartesi toplanıyoruz Allahın bir kuluda pasta alayım çörek alayım demiyor .. İstifa mı etsem acaba ben bunu bir düşüneyim :)

    YanıtlaSil
  2. Mantıksız evet. Okula gitmek için de yıllarca sabahın köründe uyandık.

    Günlük, rutin toplantılar sayılmaz. Daha uzun aralıklı toplantılarda kurabiyeler en az projeksiyon cihazı kadar önemlidir. Bulunmaması, haklı nedenle iş akdinin feshine imkan tanır! (:

    YanıtlaSil
  3. "kurabiyesiz toplantıya girmem abi" :) nokta

    YanıtlaSil
  4. Aynen öyle kırmızı rujlu balık (:
    Hayal Meyal; teşekkürler.

    YanıtlaSil
  5. tam da Història curta d'un vent hepsini döver,tüm aleladelikleri ve tekdüzeleri demek üzereydim.:/ iş konusunda ise fikrimi söylemiyorum bile.(:

    YanıtlaSil
  6. Ben birileri gibi yazılarımı silmiyorum ama teknik bir sorun yaşadım Mary Daisy Dinkle (:

    Çıtayı baştan yüksek tuttuk galiba (:

    YanıtlaSil